9. BÖLÜM

Akran İstismarına Müdahale

 

Akran istismarına karşı müdahale programlarının temel amacı, varolan istismar olaylarını mümkün olduğunca azaltmak, hatta ideal olanı, tamamen ortadan kaldırmaktır. Bu nedenle bu süreci aile ve okul düzeyinde ele almak gerekir. Akran istismarı sadece akranını istismar eden ile edilen arasında geçen bir olay değildir. Ailelerin, öğretmenin, öğrencilerin ve okul idaresinin olay karşısında tutumları müdahale sürecinde belirleyici unsurlardır. Müdahale yaklaşımlarını genel olarak ele almadan önce akran istismarını önlemeye yönelik herhangi bir mücadelenin düzenlenmemiş olduğu bir okulda akran istismarına karşı olası tutumları bir kez daha gözden geçirelim.

Okulda Akran İstismarı Karşıtı Çalışmalardan Önceki Olası Tutumlar

Akran İstismarına Maruz Kalan Öğrencilerin Tutumları

Daha önceki bölümlerde de incelediğimiz gibi, bu öğrencilerde süre giden akran istismarı olayları sonrasında psikosomatik yakınmalar, baş ağrıları, uyku sorunları, idrar kaçırma, güvende olmama duygusu, dikkat sorunları, kaçınma davranışları, gösterme, okula gitmek istememe, okula gidiş yolunu değiştirme, akademik başarının düşmesiyle sonuçlanabilen derslere karşı ilgi kaybı gibi tutum ve davranış değişiklikleri izlenmektedir.

Akranlarını İstismar Edici Davranışlar Gösteren Öğrencilerin Tutumları

Bu çocuk ve ergenler, güç kazanmaktan kaynaklanan üstünlük hissiyle birlikte, yaptıkları yıkıcı/saldırgan davranışların bir miktar eğlenceli olduğu düşüncesi içindedirler. Karşısındakine verdikleri zarar konusunda bilişsel ve coşkusal farkındalıktan uzak görünürler.

Akran İstismarına Tanık Olan Öğrencilerin Tutumları

1991 yılında yapılan bir araştırmada altı yaşındaki çocuklar, saldırıya uğrayan çocukları gördüklerinde kendilerini çok üzgün hissettiklerini ifade etmişlerdir. Bu durumun mağdurun duygularıyla tam olarak örtüşmediği ve bu duygunun daha çok “sıra bana da gelecek” kaygısından kaynaklandığı belirtilmiştir.

1995 yılında ilkokul öğrencileri arasında yapılan bir araştırmada, akran istismarına tanık olanların %32’si, akran istismarına uğrayan arkadaşlarını gördüklerinde kendilerini, alt üst olmuş, bozguna uğramış gibi hissettiklerini belirtmişlerdir.

Genellikle öğrenciler arası akran istismar başladığında, tanıklar aşağıda belirtilen davranışların birini göstermektedir.

   Akran istismarı olayına katılarak, akranını istismar eden öğrenciye yardım edebilirler.

·       Akranını istismar eden öğrenciyi izleyerek, gülerek, cesaretlendirici söz ya da tezahüratlarla teşvik edebilirler.

·       Kararlı bir şekilde olaya katılmayabilirler ya da doğrudan mağdura yardım ederler, akran istismarını durdurmaya çalışır ya da bir yetişkin çağırırlar.

 

Akran İstismarı Karşısında Öğretmenlerin Tutumları

Öğretmenler, öğrenciler arasındaki akran istismarını engellemeye ve değiştirmeye yönelik etkili davranışları bilmedikleri için, yetersiz kalacakları düşüncesi ve çaresizlik duyguları nedeniyle etkin davranamaz ve genellikle duyarsız kalırlar. Öğretmenlerin sınıf ortamında, öğrenciler arası istismarla ilgili ya çok az ya da hiç konuşmadıkları birçok araştırma sonuçlarında belirtilmiştir.

Akran İstismarı Karşısında Ailelerin Tutumları

Aileler, genellikle kızgınlık, öfke, suçluluk, kaygı, endişe duyguları yaşar ve bu sorunu çocuklarıyla oldukça kısıtlı bir şekilde ve önemsemez bir tarzda konuşurlar. B u yüzden öğrenciler yetişkin müdahalesinin yetersiz, az ve etkisiz kalacağını, yetişkinlere bildirdiklerinde daha fazla saldırıya uğrayacaklarını düşünürler.

Akran İstismarı Karşısında Okul Personelinin Tutumları

Okul personeli, akran istismarı sözel ya da psikolojik gözdağı boyutunda olduğunda ve fiziksel saldırı ya da hırsızlık sınırını aşmadıkça, görmezlikten gelmenin, önemsememenin en iyi yol olduğunu düşünür ve öğrenciler arası zararsız bir geleneğin parçası olarak görürler. Okul personelinin bu durumu önemsemesi için genellikle gözle görülebilir, tespit edilebilir, fiziksel bir hasar olması ya da suç teşkil edecek nitelikte bir davranışta bulunulması (hırsızlık gibi) gerekmektedir.

Akran İstismarına Tanık Olan Kardeş ve Arkadaşların Tutumları

Öğrencilerin okul içi öğrenciler arası istismar olayını kavrayabilmeleri yaşa göre değişmektedir. Küçük çocuklar, kavga, itiş–kakış, münakaşa ve akran istismarı olaylarını ayırt edemezken; 6, 7, 8. sınıf öğrencileri daha olgunlaşmış bir anlama düzeyiyle kavrarlar. Akran istismarı önleme ve müdahale çalışmaları yapılırken bu durum da göz önüne alınmalıdır. 4-7 yaş arasındaki çocukların öğrenciler arası istismar olayını tanımlama güçlükleri okulları bu konuda harekete geçmekten alıkoymamalıdır. Alan araştırmalarında tanıkların %75-80’inin öğrenciler arası istismar olayına katılmadıkları ve mağdura yardım etmek istediklerini belirttikleri görülmüştür. Gerçekten yardım edebildiğini söyleyen ise sadece birkaç kişidir. Kızlar mağdura erkeklerden daha destekleyici yaklaşır ancak gerekmedikçe de araya girmekte istekli görünmezler. Kardeşler ve arkadaşlar genellikle öğretmenler ve ailelerden daha önce akran istismarından haberdar olurlar. Bazen akran istismarına uğrayan öğrenci onlardan hiçbir şey yapmamalarını ister. Bazen de onlar hiçbir girişimde bulunmaz. Olayla ilgili hiç bir şey yapmamak, genellikle akran istismarının devam etmesine yol açacak ve akranlarını istismar eden öğrencinin kendini daha güvende hissederek kendine daha fazla mağdur seçmesine de neden olabilecektir.

Tüm bunlardan anlaşılacağı gibi akran istismarı bir grup fenomenidir. Akran grubu ve grup dinamikleri okul çağı çocuklarının temel sosyal becerileri kazanmasında güçlü belirleyicilerden birisidir.

Yapılan bir çok araştırma, çocuk ve gençlerin saldırgan davranışlar sergileyen bir rol modelini izledikten sonra daha saldırgan davrandıklarını ortaya koymuştur. Eğer çocuk ya da genç bu saldırgan davranışları gösteren bireyi “korkusuz”, “cesur” gibi olumlu bir bakış açısıyla değerlendiriyorsa etki daha da güçlü olmaktadır. Bu durum, kendisini güvensiz hisseden, akran grubu içinde bir yer bulmaya çalışan, kendisini ifade etmede zorlukları olan, bağımlı pasif katılımcılar ve “işbirlikçi”nin davranışlarını anlamamıza yardımcı olan bir dinamiktir. “sosyal bulaşma” terimi de bu tür bir etkiyi tanımlamada kullanılabilir.

Bu konuyla yakından ilişkili bir diğer grup dinamiği de “zayıflatma” dır. Burada temel mekanizma saldırgan davranışlar gösteren öğrencinin çevresi tarafından “ödüllendirilmesi” sonucunda, bu duruma tanık olan diğer öğrencilerin saldırgan dürtüleri üzerindeki kontrollerinin zayıflamasıdır. Bu süreç şu şekilde işler; akranlarını istismar eden öğrenci bu tür davranışları nedeniyle öğretmenler, aileler ya da diğer öğrenciler tarafından nadiren olumsuz bir tutumla karşılaşır. Dahası, çoğu zaman mağdurun karşısında kazandığı “zafer” ile ödüllendirilir. Tüm bunların sonucunda tarafsız öğrencilerin de kendi saldırgan dürtüleri üzerindeki kontrol güçleri zayıflamaktadır.

Akran istismarı gibi olumsuz bir olaya katılan birden fazla öğrenci söz konusu olduğunda, bu her bir öğrencinin bireysel sorumluluk duygusunun azalmasına yol açmaktadır. Bu dinamik sayesinde herhangi bir saldırı içeren olay sonrasında daha az suçluluk duygusu yaşanmaktadır. Bu grup dinamiği bize, genellikle uyumlu olan ve saldırgan tutumları bulunmayan bazı öğrencilerin nasıl olup da büyük bir kaygı duymadan akran istismarına katılımcı olabildiklerini açıklamaktadır.

Zaman içinde akran istismarına uğrayan öğrencinin, akran grubu tarafından algılanış biçiminde bazı değişiklikler meydana gelmeye başlaması da farklı bir grup dinamiğinin sonucudur. Tekrarlayan saldırıların ve aşağılamaların bir sonucu olarak mağdur yavaş yavaş açık bir şekilde değersiz, zarar görmeyi hak eden adeta “tekmelenmek için yalvaran” bir “şamar oğlanı” olarak algılanmaya başlar. Mağdurun akran grubu tarafından algılanmasındaki bu değişiklikler aynı zamanda akranlarını istismar eden öğrencilerin davranışlarından ötürü daha az suçluk duymalarına katkıda bulunur.

Okulda Akran İstismarı Karşıtı Çalışmalardan Sonraki Tutum Değişiklikleri

Okulda akran istismarı önleme ve müdahale çalışmaları başladıktan sonra kız ve erkek öğrencilerin mağdurlara karşı daha destekleyici tutumlar gösterdikleri ancak kızların daha duyarlı davrandıkları gözlenmiştir.

Akranlarını istismar eden öğrenciler, okulda bu konuda yapılan çalışmalara daha az duyarlılık gösterirken, mağdurlar son derece duyarlı davranmaktadır. Okulda akran istismarı önleme çalışmaları başlayınca, bu duruma maruz kaldığını bildiren erkek öğrencilerde düzenli bir düşüş görülmüştür. Ancak bu olaylara maruz kaldığını bildiren kız öğrencilerde bir artışın görülmesi, kızların konuyla ilgili farkındalıklarının artmış olmasıyla açıklanmaktadır. Kızlar, öğrenciler arası akran istismar olaylarının dolaylı yollarını öğrendikçe (sosyal dışlama, dedikodu ve söylenti yayma gibi) bildirdikleri olay sayısında da artış olabilmektedir.

 

Akran İstismarına Müdahale Yaklaşımları

Akran istismarı olaylarına müdahale sadece psikolojik danışmanların sorumluluğu değildir. Bu olaylara neden olan ve maruz kalan öğrencilere evde ve okulda birbirinden farklı yaklaşımlar sergilenmesi ve aile ve okul işbirliğinin sağlanamaması genellikle çözümden çok karmaşa yaratacaktır. Böylece, öğrenci çevresindeki erişkinlerden neyin doğru neyin yanlış olduğunu öğrenme fırsatını kaçırmış olur. Bu nedenle akran istismarına uygun müdahale yaklaşımlarını aile ve okul boyutlarında ele almak gerekir.

 

A. Akran İstismarına Aile Düzeyinde Müdahale Yaklaşımları

Eğer öğrencinin akran istismarıyla ilgisi varsa ister mağdur ister istismar eden olsun, ailenin vereceği desteğe ihtiyacı olacaktır. Ancak bu gibi durumlarda aile büyükleri ve diğer yetişkinler çocuklarını dinlerken ve yardımcı olmaya çalışırken bazen uygun olmayan öneriler verebilir ya da davranışlarda bulunabilirler. Çocuklarından bu rahatsızlığı görmezden gelmesini beklemek pek gerçekçi değildir. Akran istismarına uğrayan çocuğa ya da gence “sen de vur” demek de nadiren işe yarar. Mağdurlar sıklıkla bu olayları ailelerinden saklarlar çünkü söylediği takdirde gelecek yeni tehditlerinden korkarlar. Akran istismarına uğrayan çocuk ve ergen, bunu ailesinden saklayabileceği gibi olayları biraz çarpıtarak da aktarabilmektedir. Çocuğu dinlemek ve ona güvenmek gerekir ancak bunun öykünün tamamı olmadığını da akıldan çıkarılmamalıdır. Aileler çocuklarına, kendisini değerli hissedebilmesi için yollar bulabilir, özgüven ve özsaygılarının gelişmesinde yardımcı olabilirler. Okulda arkadaş sahibi olmasının önemli olduğunu vurgulayabilirler. Eğer aile içinde akran istismarı konuları açık bir şekilde konuşuluyorsa çocuk ve gençler bu konudan bahsetmeyi doğru bir davranış olarak benimseyecektir. İncinmiş olan birisine, ve o birisi eğer sizin çocuğunuzsa, yardımcı olmak çoğu zaman rahatsız edici bir deneyimdir. Sabırlı olmak çoğu zaman kolay olmayabilir. Ergenler için yakın ilişkileri olan ve güvendikleri biriyle konuşmak daha kolay olabilir. Bir ergen ailesiyle konuşmak yerine öğretmeniyle konuşmayı daha rahat buluyorsa bu konuda aile çocuğu cesaretlendirmelidir.

 

Aileler Eğer Çocukları Okulda Akranları Tarafından İstismara Uğruyorsa Neler Yapabilirler?

Aileler açık davranmalı ve çocuğa direkt olarak bu tür bir olayın yaşanıp yaşanmadığını sormalıdır. Çocuk ve ergen sıklıkla ailelerine söylemekten utanır ve çekinirler ya da eğer söylerlerse istismarcının misilleme yapmasından korkarlar. Okul korkusu, arkadaşsız kalmak, eşyalarının kaybolması ve yırtılmış giysiler ve artmış korku ve kaygı düzeyi gibi işaretlere karşı uyanık olunmalıdır. Çocuğunuz böyle bir sorunu sizinle paylaştığında, çocuğunuzun kendisini rahatsız eden bir konuyu sizinle açık olarak konuştuğu için memnun olduğunuzu, ona inandığınızı, onu suçlamadığınızı ve onun duygularını anlamaya çalıştığınızı  hissetmelidir.

En kısa zamanda okulla birlikte hareket edilerek öğrencinin, istismar davranışı gösteren öğrencinin yapacaklarına karşı güvende olduğundan ve okulda izlemenin yeterli düzeyde olduğundan emin olunması sağlanmalıdır. Akranlarını istismar eden öğrencinin ailesinin de sorunun çözümünde katılımcı olmasını savunmak gerekir. Eğer akran istismarı okula giderken ya da dönerken gerçekleşiyorsa daha büyük ve destekleyici bir çocukla birlikte gidip gelmesini ayarlamak ya da diğer önleme programları geçerli olmaya başlayana kadar çocuğu bizzat okula götürüp getirmek yararlı olacaktır. Eğer okulda halihazırda bir akran istismarı önleme ve müdahale programı uygulaması yoksa, aile bu tür programların uygulanmasını önermelidir. Aileler ve okulun bir araya geldiği toplantılar bu konuyu tartışma ve destekleme konusunda değerli fırsatlardır.

Eğer çocuğunuz çekingense ve pek arkadaşı yoksa, ilgilendiği alanlardaki sosyal gruplara katılmasını organize ederek, çocuğunuzu bu aktivitelere katılması yönünde cesaretlendirmelisiniz. Çocuğun sosyal becerilerini geliştirmek ve pozitif bir sosyal grup içindeki güvenini sağlamak faydalı olacaktır. Aile kesin olarak gerekmedikçe her şeyi kendi eline almaya, yöneltmeye, yönlendirmeye çalışmamalıdır. Bu tutum çocuğun kontrolünün azaldığını hissetmesine ve iyiden iyiye güvenini kaybetmesine yol açabilir.

Çocuk ve ergen aile içinde asla güçsüz, beceriksiz gibi niteleyici isimlerle çağırılmamalı, aile içinde başka hiç kimseye de bu tarz isimleri kullanması yönünde izin verilmemelidir. Sorunun çözümü konusunda çocuk ve ergen sahip oldukları fikirlerin dışında farklı bir bakış açısıyla olaya yaklaşabilmeleri için teşvik edilebilir ve bu düşünceler kâğıda dökülebilir. İfade edilen düşünce ve fikirler üzerinde konuşularak bunların hangilerinin yararlı ve işlevsel olabileceği, bunun nedenleri üzerinde tartışılabilir. Aileler bu aşamada çocuklarını anlamak için çaba sarf etmelidirler. Üzerinde fikir birliğine varılan seçenekleri uygulamak ve sonradan bunu kontrol etmek gereklidir. Aile çocuğunu dinlemeli, duygu ve korkularını ciddiye almalıdır. Alaycı bir yaklaşımla çocuğu güldürmeye çalışmak rencide edici olabilir.

Eğer istismar sözel, takılma ve alaylar şeklindeyse çocuğa bunlara kulak asmamasını öğreterek yardımcı olmak mümkündür. Böylece istismar davranışı gösteren çocuğun memnun olması engellenebilir. Çocuk ve gence akran istismarı durumlarından kaçınmak için, farklı bir yoldan okula gidip gelme ya da bir grupla kalma gibi yolları düşünmesi önerilmelidir. Bazı çocuklara, özel bir ortamda, olayı gözünde canlandırarak sert ve acımasız sözcüklere karşı nasıl korunacağı yolunda yardım edilebilir. Çocuk ve ergenin iyi yaptığı şeylere dikkat çekilerek akran istismarı karşısında özgüven kazanması için çaba sarf edilmelidir.

Çocuğunuz size okulda akran istismarına uğradığını söylerse bunu ciddiye alın, ancak sakin ve;

   alaycı olmaktan “bunda üzülecek bir şey yok”

·       yok sayıcı olmaktan “bu da bir şey mi? Benim zamanımda”

·       duvar örmekten “bu saçmalıkları daha fazla duymak istemiyorum.”

·       sorgulayıcı olmaktan “her şeyi bilmek istiyorum.”

·       istismara yöneltmekten “kendini savun, sende aynısı yap.”

·       kurtarıcı olmaktan “sen bu işi bana bırak” KAÇININ…

 

Özetle, çocuğunuz akran istismarına uğruyorsa;

·       belirtilere karşı uyanık olun,

·       çocuğunuzla açık iletişim kurun, konuşmasına izin verin ve dinleyin,

·       okulu durumdan haberdar edin., okul idaresine, eğer yoksa, akran istismarını önleme ile ilgili protokol uygulamalarını önerin,

·       akran istismarına karşı kendini koruyabilmesi için çocuğa yeni beceriler kazandırmaya çalışın,

 

Aileler Çocukları Akranlarını İstismarı Ediyorsa Neler Yapabilirler?

Şüphesiz bir çok aile için çocuğunun akranlarını istismar edici olumsuz davranışlarının olduğunu öğrenmek üzücü ve hayal kırıklığı yaratan bir durumdur. Bazı aileler duruma öfkelenebilmekte ve çocuklarına bu öfkelerini yönelterek, sözel ya da fiziksel açıdan bir başka istismar türüne neden olabilmektedirler. Bazen de çocuğunu aşırı bir koruma altına alarak davranışlarının süreğenleşmesine neden olmakta ve böylece çocuğun uygun sosyal davranış biçimlerini öğrenme fırsatını elinden alabilmektedirler.

Çocuğunuz istismar edebilir. ÇÜNKÜ;

bunun kötü bir şey olduğunu bilmiyor,

abisini, ablasını ya da ailede örnek aldığı birini taklit ediyor,

okul arkadaşlarıyla kaynaşmanın başka yolunu bilmiyor,

arkadaşları ayartıyor,

sorunlu bir dönem yaşıyor ve saldırgan duygularını davranışa döküyor OLABİLİR.

Bazı durumlarda aileler çocuğun durumunu izlemek ve bazı belirtileri de gözlemekle birlikte kesin bir bilgiye ulaşamadıkları için bir akran istismarı olayının olup olmadığına dair şüpheler taşıyor olabilirler. Bu gibi durumlarda, tahmin edilen durum ve gözlenen belirtiler hakkında konuşmak, doğruyu öğrenmek adına fiziksel cezalardan kaçınmak ve çocuk ve ergenin izlediği şiddete yönelik TV programlarının miktarını azaltmak uygun tutum ve davranışlar olacaktır.

Eğer aileler açık bir şekilde çocuklarının akranlarını istismar edici davranışlar gösterdiğini belirlemişlerse bu noktada yapılabilecek ilk ve en önemli şey sorunu ciddiye almak olacaktır. Akranlarını istismar eden çocuk ve ergenler daha önce de belirtildiği gibi ileriki yaşamlarında da sıklıkla daha ciddi bazı davranış sorunları yaşayabilmekte, sıklıkla çeşitli suçlardan hüküm giyebilmektedirler. Çocuğunuzun akranlarını istismar ettiğini öğrendiğiniz durumda:

●   Çocuğunuzla ciddi bir konuşma yaparak ve bu durumu öğretmenleri ve okul müdürüyle görüşülerek değerlendirmelisiniz. Akranlarını istismar edici davranışlar gösteren çocuğunuzun yaptığı yanlış şeyi yadsımaya ya da küçümsemeye çalışabileceğini göz önünde bulundurmalısınız.

·       Çocuğunuza, bu tür davranışların aile içinde kesinlikle kabul edilmeyeceğini  anlatmalısınız. Bunu açık bir şekilde anladığından emin olun ve akran istismarına uğrayanlar üzerindeki olumsuz etkileri üzerinde tartışın. “hepsi eğlence içindi” açıklaması kabul edilemez bir mazerettir.

·       Çocuğunuzun yaşı, gelişim evresi ve hareketlerini göz önünde bulundurarak şiddet içermeyen etkili yaptırımlar getirmelisiniz.. Fiziksel cezalar “güçlü olan haklıdır” mesajı taşır.

·       Çocuğunuzun genel aktivitelerini, nerelerde bulunduğunu, kimlerle arkadaşlık ettiğini daha iyi takip etmelisiniz. Birlikte zaman geçirmek yararlı olacaktır. Davranışları ve sokağa çıkma konusundaki sınırlandırmalarla ilgili gerçekçi kurallar koyulmalıdır.

 

·       Çocuğunuzun saldırgan davranışlarını değiştirmek için okulla işbirliği yapmalısınız. Öğretmen ve yöneticilerle sık iletişimde bulunmak çocuğun davranışlarındaki değişikliklerin izlenebilmesi açısından önemlidir.

·       Çocuğunuzun okuldaki ve evdeki kurallara uyma gibi, şiddet içermeyen, sorumlu davranışlarını övülmeli ve takdir etmelisiniz.

·       Şiddet içerikli video oyunları ve çizgi filimler şiddet içeren saldırgan davranışları tetikler. Bu yüzden çocuğun oyun ve tv izleme alışkanlıklarını şiddet içerikli olmayacak şekilde yeniden düzenlemelisiniz.

·       Aile içindeki saldırgan davranışlar çocuğun akranları arasında ve ileriki yaşamında sergileyeceği şiddet içerikli davranışlara model olmaktadır. Çocuğunuzun, eğer yaşanıyorsa, aile içi şiddet olaylarına tanık olmamasına azami özen göstermelisiniz.

·       Eğer çocuk ve ergenle çalışma konusunda profesyonel bir desteğe ihtiyaç duyuluyorsa, okul rehberlik servisinden, rehberlik araştırma merkezlerinden ya da çocuk ve ergen ruh sağlığı hekiminden yardım istenebilir. 

Özetle, çocuğunuz akranlarını istismar ediyorsa;

·       çocuğunuzla sakince konuşun,

·       ailenin istismar eden diğer üyelerini uyarın (varsa),

·       istismar etme dışında ilişki kurma yollarını gösterin,

·       okulla işbirliği yapın,

·       sürekli gözlem yapın,

·       olumlu davranışı pekiştirin, ödüllendirin.

B. Akran İstismarına Okul Düzeyinde Müdahale Yaklaşımları

Okul düzeyinde akran istismarına müdahale stratejileri bireysel, sınıf ve okul geneli olmak üzere üç ayrı düzeyde değerlendirilebilir. 

l. Bireysel Düzeyde Müdahale Yaklaşımları
İlk Adımlar

Okulda çalışan ve akran istismarı olayına müdahale edecek biriyseniz, öncelikle sakin olmanız gerekir. Verilecek her duygusal tepki akran istismarı davranışı gösteren öğrenciyi sevindirecek ve durumun kontrolünü ona verecektir. Şiddeti ne olursa olsun her türlü akran istismarı olayını ciddiye almak ve bu davranışı gösteren öğrenciyi tespit etmek çok önemlidir. En kısa sürede, akran istismarına uğrayan öğrenciye güven veren, kendisini yetersiz ya da güçsüz hissetmesini engelleyecek bireysel bir görüşme plânlanmalıdır. Öğrenciden olayı mümkün olduğu kadar tüm detayları ile anlatması istenerek, bireysel mi yoksa daha geniş çaplı bir müdahaleye mi gerek olduğu konusunda karar verilmelidir. Her iki durumda da, ilk olarak akran istismarı davranışının tekrar etmemesi sağlanmalıdır. Bu tür davranışları ve bu davranışları yapanları onaylamadığınızı açık ifade  etmeniz gerekebilir. Akran istismarına uğrayan öğrenciyle en kısa sürede bireysel görüşme yapılmalı ve bu görüşmede mağdur öğrencinin bakış açısından olayı görmesi yönünde teşvik edilmelidir. Bu görüşmede bu davranışı onaylamadığınızı açıkça ortaya koymanız gerekebilir. Eğer öğrenci bu davranışı nedeniyle bir yaptırımla karşı karşıya kalacaksa, bu cezanın veriliş nedeninin açıkça belirtilmesi ve anlaşılması önemlidir.

Başlangıçta Uygun Müdahaleleri Yaptıktan Sonra

İlk aşama atlatıldıktan sonra, bu davranışın tekrar etmeyeceği yönünde mağdura güven vermek gerekir. Eğer olayı tetikleyen faktör ortaya çıkarıldıysa, tekrarını önleyici önlemlerin zaman geçirmeden alınması gerekir. Mağdura destek olmak için gereğinden fazla koruyucu ve kollayıcı olmamaya dikkat edilmelidir. Akran istismarı davranışı gösteren öğrencinin davranışı kabul edilemez ve yetişkinlerde  sıklıkla kızgınlık ve cezalandırma duyguları uyandırır. Buradaki tehlike, olaya ve sorumlu öğrenciye yeterince objektif yaklaşılamadığı durumlarda, bu öğrencinin varsa diğer alanlardaki olumlu nitelikleri gözden kaçacak, işbirliği ve yardım yolları bulunamayacaktır.

Bu öğrencilerle küçük grup ya da bireysel müdahale programları kullanılabilir. Her iki durumda da önemli olan suçlayan ve yargılayan bir yaklaşım içinde olmamaktır. Küçük grup çalışmalarında amaç bir yandan akran istismarı davranışının olumsuz sonuçlarını tartışırken bir yandan da akran grubunun desteğini sağlamaktır. Paylaşılmış sorun yaklaşımıyla yapılacak olan ve akran istismarına uğrayan öğrencinin de içinde olduğu grup çalışmasında, herkesi bir araya getirmeden önce akran istismarı davranışı gösteren öğrenciyle bireysel bir görüşme yaparak sorumluluğunu kabul etmesi sağlanmalıdır.

Akranlarını istismar eden öğrenci bireysel ya da küçük grup çalışmalarına katılım konusunda istekli görünmez ve yaptığı davranışın sorumluluğunu üstlenmek istemezse, çeşitli yaptırımlar uygulanması yoluna gidilebilir. Örneğin bu öğrenci(ler) ortak sınıf etkinliklerinden uzaklaştırılabilir. Bunu yaparken dışarıda tutulma nedenini iyice anlamış olmasını sağlamak gerekir. Bu konuda düşünmesi ve ailesine neden dışarıda bırakılmış olduğunu açıklayan bir mektup yazması istenebilir. Bu mektubun ailenin eline geçip geçmediği kontrol edilmelidir. 

Akran İstismarına Uğrayan Bir Öğrenciyle Yapılacak Danışmanlık Çalışmasında Dikkat Edilmesi Gereken Bazı Temel Prensipler

   Öncelikle akran istismarının, başa çıkılabilecek, üstesinden gelinebilecek bir sorun olduğu vurgulanmalıdır.

·       Akran istismarına uğrayan öğrencinin güvenliği sağlanmış olmalı ve süregelen akran istismarına ve akranlarını istismar eden öğrenciye yönelik etkili müdahaleler yapılmış olmalıdır. Bunlar olmaksızın sadece akran istismarına uğrayan öğrenciyi destekleyerek onun bu akran istismarını sona erdirmesini beklemek haksızlık olacaktır.

·       Herhangi bir müdahalenin amacı anlık istismarları durdurmaktır. Uzun vadeli kalıcı çözümler için daha geniş kapsamlı bir çalışma planlanmalıdır.

·       Sadece akran istismarına uğrayan öğrenciyle yapılacak olan bir çalışma yetersiz kalacaktır. Akranlarını istismar eden öğrencinin de davranışını değiştirmesini sağlayabilecek yollar düşünülmelidir.

·       Özellikle yalnız ve izole olan öğrencilere zaman ayırmak gereklidir. Ancak bu sadece kısa vadeli bir tedbir olabilir. Çünkü akran istismarına uğrayan öğrencilerin bir çoğu yine aynı akran gruplarının içinde kalmayı yeğlemektedir. Bu durumda uygun akran desteğini sağlayabilecek uygulamaların belirlenmesi ve okul öğretmen işbirliğiyle pratiğe geçirilmesi gerekmektedir.

·       Akran istismarına uğrayan öğrencilerin hepsi sanıldığı kadar içe kapanık ve izole değillerdir ancak zamanla pasif, çaresiz ve bezgin bir görünüm sergilemeye başlamaktadırlar. Bu öğrenciler psikolojik açıdan desteklendikleri takdirde daha kolay bir şekilde özgüvenlerini kazanmakta ve dışa dönük aktif bir kişilik geliştirmektedirler

 

PASİF ve UTANGAÇ                      İstismara uğradıktan sonra     AKTİF ve DIŞA DÖNÜK

ß

İÇE DÖNÜK                                    Desteklendiğinde                   GİRİŞKEN

                                                           à

 

Akran istismarına uğrayan bir öğrenciyle yapılacak görüşmede güven vermek, dinlemek, doğrulamak, desteklemek, bilgilendirmek ve işbirliği yapmak sıkıntı yaratan durumlarda yetişkinlerde olduğu gibi çocuk ve ergenlerde de son derece rahatlatıcı ve yardımcı unsurlardır. Bu nedenle böyle bir görüşmede:

·       Öğrenciye bu tür olaylar hakkında konuşmanın bazen gerçekten zor bir deneyim olduğunun farkında olduğunuzu ifade etmeniz önemlidir.

·       Öğrenciye bu konuda birileriyle konuşmaya karar verdiği için memnun olduğunuzu ifade ederek davranışından dolayı takdir ettiğinizi bildirmek önemlidir.

·       Güven verici ve kimsenin sizi görüşme esnasında rahatsız etmeyeceği bir mekân sağlanmalıdır.

·       Yönlendirici, kapalı uçlu sorular sorulmamalıdır.

·       Tutulamayacak sözler ve yerine getirilemeyecek güvenceler verilmemelidir.

·       Görüşme esnasında akran istismarına uğrayan öğrencinin eksikleri üzerinde odaklanmaktan kaçınmak gereklidir.

·       Görüşme esnasında öğrencinin ifadelerinde akran istismarı olaylarının gerçekleştiği yer ve zamanlara dikkat edilmelidir.

·       Bu konuda bağlantı kurulabilecek diğer insanlar hakkında da öğrenci bilgilendirilmelidir.

·       Öğrencinin ifadeleri henüz zihinde tazeyken derhal kayıt edilmelidir.

·       Unutulmamalıdır ki görüşmeyi yapan kişi bir polis ya da terapist değildir.

Bireysel Düzeyde Müdahale Sürecinde Kullanılabilecek Bazı Teknikler ve Yaklaşımlar

·      Girişkenlik Eğitimi: Bu eğitimin amacı yetersiz düzeyde sosyal becerilere sahip olan öğrencilerin akran grubu içinde kendilerini daha iyi ifade edebilmelerini ve korunmalarını sağlamaktır. Bireysel danışma çalışmalarında ya da grup içinde akran istismarına uğradığı belirlenen ve akranlarını istismar edici davranışlar sergilediği anlaşılan öğrencilerle yapılan bu tür bir eğitimde, bu öğrencilerin sorunlarla uygun başa çıkma mekanizmalarını öğrenmeleri amaçlanır.

   Suçlayıcı Olmayan Grup Desteği Yaklaşımı: Bu yaklaşım İngiltere’de geliştirilmiştir. Destek grubu, akran istismarına uğramış birey ve bu olaya tanık olanlar için, sorun çözme ve baş etme stratejileri üretmeye çalışır. Bu destek grubu bir yanda süreci rapor ederken, bir yandan da sorunun çözülmesinden sorumludur.

2. Sınıf Düzeyinde Müdahale Yaklaşımları

Öğretmenlerin en önemli görevlerinden biri güvenli bir sınıf ortamı oluşmasını sağlamaktır. Bu amaçla okullar öğretmenlere gereken desteği sağlamalıdır. Disiplin yönetmeliği ve diğer uygulamalar sınıf ve eğitim güvenliğinin korunması ve desteklenmesinde hayati önem taşır. Herhangi bir akran istismarı olayı gerçekleştiği zaman etkili bir müdahalenin yapılabilmesi için tüm eğitim kadrosunun konu hakkında bilinçlendirilmiş ve sorumlu durumda bulunması gerekmektedir. Bir akran istismarı olayı gerçekleştiğinde ne yapılacağıyla ilgili açık kurallar olmalı ve müdahale en kısa sürede gerçekleştirilmelidir.

Öğretmenler akran istismarı vakalarına müdahale konusunda bilgilendirilmiş olmalıdır. Sınıf içinde herkes o sınıfta akran istismarı davranışlarının kabul edilemez olduğunu, herkes tarafından kınandığını ve bu konuda etkin bir mücadelenin verildiğini bilmelidirler. Sınıf güvenli ve destekleyici bir çevre olmalıdır. Akran istismarına uğrayan öğrenciler bazen bunu diğerlerine söylemek yerine pasif kalmayı tercih edebilirler. İyi öğretmenler bu öğrencileri yaşadıklarını anlatmaya ve konu hakkında konuşmaya teşvik eder, yüreklendirirler. Bu şekilde öğrenciler cezalandırılma korkusu olmaksızın yaşadıklarını başkalarına bildirebilirler.

Sınıf Düzeyinde Müdahalede Kullanılabilecek Bazı Teknik ve Yaklaşımlar

Daha önce de belirtildiği gibi müfredat içine yerleştirilmiş akran istismarıyla ilgili dersler, konuyla ilgili sınıf toplantıları, akran istismarına karşı sınıf kurallarının oluşturulması en temel uygulamalardır. Bu sayede, öğrencilerin akran istismarıyla ilgili sorunları sınıf ortamında ele almaları ve sorumluluk taşımaları sağlanabilir.

Küme Çalışması (Co-operative Learning)

Küme çalışması özellikle Amerika’da geliştirilmiş olan bir öğretim metodudur. Adından da anlaşılacağı üzere grupla yapılan özel bir çalışmadır. Yapılan araştırmalar bu gruplar içinde çocuk ve ergenlerin diğerlerine karşı daha kabul edici olumlu tutumlar geliştirmelerine ve her türlü farklılıklarına (ırk, cins, sosyokültürel düzey vb.) karşı daha az önyargılı yaklaştıklarını ortaya koymuştur.

Bu uygulamada öğrenciler bir görevi tamamlayabilmek için küçük gruplar halinde çalışırlar. Grubun büyüklüğü 2-6 öğrenci arasında değişebilir. Grup üyeleri halka halinde birlikte otururlar ve diğer grupları rahatsız etmeden birlikte çalışırlar. Öğretmenler öğrencilerin performansını grup performansına göre değerlendir. Her bir grup üyesi problemin çözümünde bireysel sorumluluk üstlenir. Not verme işlemi grubun geneline yapılır, böylece her bir grup üyesi diğer bireylerin öğrenmelerinden sorumlu hale gelmiş olur. Bu uygulamanın temel özelliği grup üyeleri arasında kurulan olumlu bağımlılıktır.

Grup üyelerinin seçimleri ve dağılımında akranlarını istismar edici davranışları gösteren öğrencilerin yerleştirilme işlemi çok önemlidir. Bir kural olarak akranlarını istismar eden öğrenci ile akran istismarına uğrayan öğrenci kesinlikle aynı gruba konulmamalıdır. Akranlarını istismar eden birden fazla öğrenci ve takipçileri de aynı grupta bir araya getirilmemelidir. Bunun yerine öğretmen, akranlarını istismar eden öğrencinin etrafına, birkaç güçlü, gelişmiş bir özgüvene sahip ve akran istismarına asla boyun eğmeyecek öğrencileri yerleştirmelidir. İstenen sonuca ulaşıldıktan sonra, akran istismarına uğrayan öğrenci ile istismar eden öğrenciyi aynı grubun içinde değerlendirmek mümkün olabilir.

Bu uygulama yardımıyla akranlarını istismar eden öğrenci bu davranışlarını değiştirmek zorunda kalabilir ya da istismar edilen öğrenci olası bir yeni saldırı durumunda, kendini koruyabilecek yeni grup üyeleriyle yakınlaşma imkanı bulabilir. Öğretmen grup içinde ve dışında ne olduğunu yakından takip etmeli ve çıkacak sorunları çözebilmek için hazırlıklı olmalıdır.

Bu tür bir grup çalışmasının ne kadar süreceğini ve ne zaman son bulacağını belirlemek pek kolay olmayabilir. Genellikle grup bir çok süreç atlatılana, bir çok görev yerine getirilene kadar birlikte kalır. Burada önemli olan grup üyelerinin zaman içinde birbirlerini tanımaları ve birbirlerinden sorumlu olmayı öğrenmeleridir. Bu sayede her bir öğrenci için bir küme çalışması boyunca birkaç yakın arkadaşının olması imkanı da sağlanmış olur. Sınıf içindeki gerilim ve çatışmaların azalmasına yol açabileceği gibi sınıf içinde kaynaşmanın ve öğrenci tatmininin artmasına neden olacaktır.

Küme çalışması birkaç öğretim metodundan sadece birisidir. Bu uygulama akran istismarı sorunlarının yoğun olduğu sınıflarda diğer müdahalelere ek olarak uygulanabilir. Ancak tek başına bir müdahale yöntemi değildir.

Genel Olumlu Aktiviteler

Akran istismarı hakkında konuşmak, tartışmak, doğal olarak olumsuz davranışa, olumsuz duygulara ve sorunlara odaklanmış bir süreçtir. Bunun yanında olumlu genel aktiviteler (örneğin öğrencilerin eğlenmek için bir araya gelmesi) öğrencilerin arasındaki ilişkilerin gelişmesi için önemli bir etkendir ve aidiyet duygusunu pekiştirir. Kır gezileri, kamplar ya da dans partileri bu tür aktivitelerdir. Bu aktivitelerin bazılarına ailelerin de katılımı faydalıdır.

Bu tür aktivitelerin bir olumlu yönü de öğretmenler için akran istismarından etkilenen öğrencileri izleme fırsatı yaratmasıdır. Bu tür aktivitelerde akran istismarına uğramak ya da dışlanmak son derece acı vericidir. Bütün öğrencilerin eğlenceye katılmalarını sağlamak ve iyi bir denetleme çok önemlidir.

Ailelerle Tartışma Grupları

Akran istismarıyla ilişkili konuların görüşülmesi ve sınıf velileri arasında bu davranışa karşı uygun başa çıkma yollarının geliştirilmesi ve yeni yolların öğrenilmesi açısından grup çalışmaları değerli ve etkilidir. Bu gruplara bir uzman danışmanın liderlik etmesi gerekmektedir. Genel olarak akranlarına karşı istismar edici davranışlar gösteren çocuk ve ergenlerin aileleri ile istismara maruz kalan çocuk ve ergenlerin aileleri ayrı gruplarda yer alsalar da zaman zaman oluşturulabilecek karma gruplarda aileler karşı taraftaki çocuğun ailelerinin neler hissettiğini ve neler yaşadığını öğrenme imkanı bulmaktadırlar.

Veli Toplantıları

Akran istismarı sorunları ve olumlu sınıf ortamı geliştirme veli toplantılarında sık sık gündeme gelen bir konudur. Bu tür tartışmalarda akranlarını istismar eden ve buna maruz kalan öğrencilerin isimlerini anmaktan uzak durulmalıdır. Sınıf öğretmeni toplantının davetiyesinde bunu açıkça ifade etmelidir. Bu tür bir davranış konunun tartışılmasını engellemez. Ancak sınıf genelinde akran istismarı sorunun ve alınacak önlemlerin tartışılmasına yeterince zaman ve alan kalmayabilir. Bu tür bir toplantıda akran istismarıyla ilgili bir anketin sonuçlarını öğretmenin gözlemleriyle birlikte sunması iyi bir başlangıç olabilir. Akran istismarının doğasının tartışılması, öğrenciler, öğretmenler, aileler tarafından sorunun olumsuz etkilerinin azaltılmasına yardımcı olacaktır. Bu tür bir içeriği olan toplantıda, söz konusu öğrencilerin ailelerine yönelik dilek ve şikayetler gündeme getirilmemelidir. Bunu bireysel müdahale kapsamında ele almak ve veli toplantısını sınıf geneli bağlamında yapılandırmak daha uygun bir davranış olacaktır.

Dirençli Akran İstismarı Olgularına Müdahale

Saldırgan davranışlar gösteren bazı öğrenciler, öğretmen ve diğer yetişkinlerin tüm olumlu davranışlarına, gösterilen anlayışa ve olumlu davranışlarının ödüllendirilmesine rağmen bu tür davranışlarını düzeltmekte isteksiz davranırlar. Hem araştırmalar hem de gözlemler istenmeyen davranışlar için “ yaptırım”ın bazı durumlarda uygulanması gerektiğini göstermektedir. Genellikle olumlu davranışların ödüllendirilmesiyle birlikte kuralları yıkan davranışların yaptırımlarla karşılık bulması da olumlu sonuçlar vermektedir.

Akran istismarının konuşulduğu sınıf tartışmalarının ardından bunların çiğnenmesiyle ne gibi yaptırımların uygulanacağı konusu gündeme gelmektedir. Burada önemli olan sınıf öğretmeninin öğrencilerin yaptırımlar konusunda ortak bir karara varabilmelerine yardımcı olmasıdır.

Genellikle bu yaptırımlar uygulanması ve denetlenmesi kolay olan uygulamalar olmalıdır. Herhangi bir zarar vermeden, belli düzeyde rahatsızlığa neden olmalıdır. Eğer mümkünse davranış ve kişi ayrıştırılmalıdır, yani olumsuz sonuç ya da yaptırımın, akranlarını istismar etme davranışlarının bir sonucu olduğu belirtilmelidir. Öğrenciye kendisinin değil; bu davranışının onaylanmadığı açıkça ifade edilmelidir. Öğretmen bu davranış ve davranışın sonuçları konusunda açık ifadeler kullanmalıdır. Yaptırımların seçimi aynı zamanda çocukların yaşları, cinsiyetleri ve kişiliklerine göz önünde bulundurularak yapılmalıdır. Bir öğrenci için rahatsızlık yaratan bir deneyim diğeri için hoş bir rahatlama olabilmektedir. Önemli olan, normal okul aktivitelerine ek olarak getirilebilecek bazı yüklerin (örneğin: ev ödevlerinin)yaptırım olarak kullanılmaması gerektiğidir. Öğrenciyle ciddi bir bireysel görüşme yapmak, öğrenciyi teneffüs boyunca müdür odasının önünde tutmak, bir ya da birkaç saatini başka bir sınıfta geçirmesini sağlamak (tercihen küçük sınıf), öğretmenin öğrenciyi daha iyi görebileceği bir yerde oturtmak, öğrenciyi ciddi bir konuşma yapması için müdüre yollamak, hoşlandığı, sevdiği bazı şeylerden uzaklaştırmak gibi bazı yaptırımlar uygulanabilir. Buna çocuğun ailesiyle bağlantı kurmak ve çocuğun davranışlarını değiştirmek amacıyla aileyle birlikte hareket etmek de dahil edilmelidir.

Bir çok durumda saldırgan davranışlar sergileyen öğrenciler yavaşta olsa kurallar sistemine uyum sağlayabilmektedir. Bu öğrenciler sıklıkla dürtüseldirler ve evde kuralları çiğnemekte ve ailelerine karşı da olumsuz davranışlar sergilemektedirler. Aile içinde bu davranışları genellikle şiddetle ve fiziksel cezayla karşılık bulmaktadır. Bu şartlar altında yaşayan bir çocuğun saldırgan bir öğrenci olması, kurallarla, yönetmeliklerle ve çevresiyle sık sık çatışmaya girmesi şaşırtıcı değildir. Sonuç olarak okullar sahip olduğu kurallar sistemiyle aslında davranış sorunları bulunan öğrencilere; diğer öğrencilere karşı saygılı ve daha da ötesi kanuna ve topluma karşı sorumlu olmayı öğretmektedir.

3. Okul Genelinde Müdahale Yaklaşımları

Okul merkezli bir müdahale programında iki önemli hedef bulunur. Bunlardan birincisi, okuldaki ve evdeki yetişkinler, okuldaki akran istismarı sorunlarının boyutlarından eşit düzeyde haberdar olmalıdır. İkincisi ise, yetişkinler ciddiyet içinde durumu değiştirme konusunda kendilerinin sorumlu olduğu konusunda karar vermelidir.

Tahmin edilebileceği gibi doğrudan yapılan akran istismarı, niteliğinden ötürü en çabuk göze çarpan ve müdahalede ilk harekete geçilen akran istismarı türüdür. Ancak, iyi bir müdahale programı içeriğinde doğrudan akran istismarına yönelik stratejileri barındırdığı kadar dolaylı akran istismarı karşısında da bazı müdahale stratejilerini içermelidir. Dolaylı yoldan akran istismarına uğrayan bir çocuk ya da ergen, akran grubundan dışlanabilmekte, grubunda yeni arkadaşlar edinme konusunda zorluklar yaşayabilmektedir. Bu nedenle, müdahale programı daha zor saptanan bu tür akran istismarları olaylarına karşı da donanımlı olmalıdır.

Akran istismarını bildiren aileler, kabul edici bir şekilde dinlenmelidir. Eğer herhangi bir akran istismarı olayında hem bu davranışı gösterenin hem de mağdurun ailelerinin karşı karşıya gelmesini gerektirecek bir durumu söz konusu olursa, olabildiğince çabuk bir şekilde problemin okulda çözümlenmesine çalışılmalıdır. Hem mağdur hem de akranını istismar eden öğrenci(ler), uygun olan en kısa sürede danışmanlık almalıdırlar. Gerektiği durumlarda akran istismarı mağdurları için koruma sağlanmalıdır. Böyle bir koruma bir arkadaşlık sistemi şeklinde olabileceği gibi daha büyük sınıftaki öğrencilerden yardım istenerek de yapılabilir. Okulun en kısa zamanda uygun müdahaleyi yapması yerinde olacaktır.

Okuldaki akran istismarı sorunun boyutlarının bir haritasının çıkarılması müdahale programı için iyi bir başlangıçtır. Okulda meydana gelen akran istismarı olaylarının sayısı sınırlı dahi olsa son noktada hedef, okuldaki akran istismarının kökünü kazımaktır.

Okul Düzeyinde Müdahalede Kullanılabilecek Bazı Teknik ve Yaklaşımlar

Okuldaki tüm öğrencilerin çeşitli yollarla farkındalık düzeyleri arttırılmalıdır. Müfredat içinde biçimlenmiş uygulamalar bu amaca hizmet edecektir. Yıllık grup eğitimi oturumlarının belirli bir parçası ya da sosyal beceri geliştirme programlarının özel bir parçası olarak bu uygulamalar değerlendirilmelidir.

Denetleme ve Okul Sınırları Dışının İzlemi

Akran istismarı, okul bahçesi, okul yolu, oyun alanları gibi bölgelerde de özellikle yetişkin gözleminden uzak noktalarda gerçekleşebilmektedir. Bu nedenle yeterli sayıda yetişkinin teneffüsler ya da yemek aralarında öğrencileri izlemesi ve denetlemesi gerekmektedir. Ancak kesin olan şudur ki, öğretmenlerin ve yetişkinlerin söz konusu zamanlarda öğrencileri sadece izlemesi yeterli değildir. Aynı zamanda akran istismarı olaylarına hızlı ve kararlı bir şekilde müdahale etmek için hazırlıklı olmalıdırlar. Öğrencilerin “bunu sadece eğlenmek için yaptık” gibi açıklamaları hiçbir koşulda kabul edilmemelidir. Harekete geçmekle ilgili altın kural “çok geç olmasındansa, bir an önce müdahale et” tir.

Yetişkinler tarafından akran istismarı olayına yapılan müdahale hem akranlarını istismar edenlere hem de dışarıdan destek veren diğer öğrencilere önemli bir mesajın iletilmesinde etkilidir: “Bu okulda akran istismarını kabul etmiyoruz”. Yetişkin müdahalesi aynı zamanda akran istismarına uğrayan öğrencinin tarafında bir tutum sergilenmesi anlamına gelir. Denetlemeden sorumlu öğretmen teneffüslerde odasında kalarak bu sorunu görmezden gelmeye çalışabilir. Ama bu karar gerçekte zayıf olan öğrencileri akranlarını istismar eden öğrencilerin insafına bırakmak anlamına gelecektir. Diğer yandan öğretmen teneffüs boyunca dışarıda kalır, ancak istismara müdahale etmezse bu olay istismara karşı sessiz bir teşvik anlamına gelecektir.

Öğretmenler teneffüslerde öğrencileri denetleme ve izleme konusunda isteksiz bir tutum sergilediklerinde, bu denetlemenin öğrenciler açısından yararının bir kez daha anlatılması gerekebilir. Yaptıkları denetlemede bir polis gibi davranmaktan kaçınmaları gerekir. Akranlarını istismar eden öğrencilerin davranışlarının sonuçlarını fark etmeleri ve akran istismarının kabul edilmediğini öğrenmeleri gerekmektedir.

Öğrencilerin güvenliğini artırmak için denetim yapan yetişkinler zaman zaman bilgi alışverişinde bulunmalıdırlar. Akran istismarı olayını gözleyen öğretmen müdahaleye ek olarak bu olayı aynı zamanda öğrencinin ait olduğu sınıfın sınıf öğretmenine de rapor etmelidir. Bu şekilde akran istismarı başlangıç aşamalarında yakalanarak engellenmiş olabilir.

Akran istismarı sıklıkla öğrenim alanlarının bazı özel yerlerinde gerçekleşmektedir. Örneğin, soyunma odaları ilave dikkat gerektiren riskli bölgelerdir. İyi ekipmanlara sahip çekici bir okul bahçesi çocuk ve ergenleri olumlu aktivitelere davet eder. Bazı öğrenciler canları sıkıldığında akranlarını istismar edebilirler ve akran istismarı okul yaşantılarını daha heyecanlı hale getirebilir. İyi düzenlenmiş bir çevrede çocuk ve ergenleri izlemek ve gözlemek yetişkinlere daha cazip gelecektir.

Akran İstismarına Uğrayan Öğrencilerin Güvenliğini Sağlama

Özellikle akran istismarına uğrayan öğrencilerin güvenliğini sağlamak okulun en önemli sorumluluklarından birisidir. Bu öğrencilerin okula geliş ve gidişlerinde istismara uğramayacağı yolları kullanmaları sağlanmalıdır. İstismara uğradığı akranlarından yeni saldırıları önlemek için her alanda denetçiler sağlanmalıdır. Güvenilir akranlardan, öğretmen yardımlarından, deneyimli gönüllülerden ve diğerlerinin yardımından yararlanılmalıdır.

Sınıf ya da Okul Değiştirme

Genel olarak akran istismarı sorunlarının sınıf ya da okulda işlevsel olan kural ve yöntemlerle “yerinde” çözümlenmesi istenir ve beklenir. Ancak sorun tekrarlayan çözüm girişimlerine rağmen direnç gösteriyorsa, okul, ilgili öğrencinin ailesiyle görüştükten sonra öğrenciyi bir başka sınıfa hatta bir başka okula gönderebilmelidir. “Çeteyi dağıtmak” sıklıkla olumlu sonuç vermektedir. Ancak, sınıf ya da okul değiştirme akran istismarı olgularında istismarı durdurmak için başvurulan ilk yöntem olmamalıdır. Tüm olanaklar kullanıldıktan ve bütün çözüm alternatifleri denendikten sonra hala direnç gösteren olaylarda uygulanması tavsiye edilmektedir. Her şartta bu tür bir sınıf/okul değişikliği aile ve öğretmenlerle görüşülerek, çok iyi planlanarak hazırlanmalıdır. Ancak bu tür bir yaklaşımla uygulamanın başarısı artacaktır.

Okul Düzeyinde Akran İstismarına Müdahalede Bazı Temel Prensipler

·  Akran istismarına dair şüpheli durumlar asla yok sayılmamalıdır.

·  Zamanından önce bazı yargılara varılmamalıdır.

·  Olayda adı geçen öğrenciler dikkatle dinlenmelidir; bir çok öğrencinin aynı şeyi söylüyor olmaları doğru söyledikleri anlamına gelmez.

·  Öğrencilerin kendilerini savunmalarına imkan verecek bir problem çözme yaklaşımı benimsenmelidir.

·  Daha önceden meydana gelen ancak şu anda sürmeyen akran istismarı olgularında tekrarlama riski vardır. Takip edilmelidir.

Akran İstismarına Olayına Müdahale Sırasında YAPILMAMASI Gerekenler

·       Akranlarını istismar eden öğrenciye şiddet uygulamamalıdır. Aksi takdirde müdahale eden de bir başka istismar türünü uygulamış olacaktır.

·       Mağdur, bu sorunla kendisinin başa çıkabileceği söylenerek yalnız bırakılmamalıdır. Yapabilseydi birilerinden yardım istemezdi.

·       Kimse tek başına olayla başa çıkmaya çalışmamalıdır. Mümkün olan en kısa sürede ilgililerle konu hakkında bilgi alışverişinde bulunmak yararlı olacaktır.